sami baydar
ölmüş. blogu tarasanız hakkında en çok yazım olan yazarlardan biridir. ki bir dış yazardan bahsettiğim nadirdir. ölünün arkasından bolca konuşurum, ama pek yazmazdım. haberi alınca içime zehirli bir kızılderili oku saplandı, kendimi çok beyaz adam hissettim. bildiğin beyaz adam. şiirleri değil ama öyküleri, şiirlerinin başlıkları, kitaplarının adları, öyküleri, öykülerinin başlıkları, resimlerinin ve sergilerinin başlıkları, işte bunlar bambaşka şeylerdi. böyle durduk yere, incelemeden, yarmadan yormadan sevdiğim koşutsuz adamlardandı. onun bana okuttuklarını ben de bir gün birilerine okutabilir miyim acaba diye islendiğim nadir adamlardandı. annemin küçüğü, dayımın büyüğüydü. beşiktaş'ta yaşamış olması, onun geçmiş olduğu sokaklardan defalarca geçmiş olmak, onun kiralık ev aradığı sokaklarda ev aramış olmak, onun ettiği dualardan tuzbaba'ya dua etmek, oradalardayken beni seven şeylerdi bunlar. kitaplarını elimle tuttuğum bir adamdı. anlamsız bir adamdı.
31.10.2012
17.10.2012
14.10.2012
ali baba'nın çiftliği, çift olma hayali
bugün dünyada yoktum, zındanlarda dolaştım. karazından. karayazı. baba olacak adam. on puan on puan onpoan. tam bir ada. tam bir bozca adam. ompuan om puan. om mani padme hum. "her dakika yeniden doğuyoruz. hakikat diye bir şey varsa eğer, ona varılamaz. çünkü her dakika değişiyor, dağılıyor. buldum diye rahat etmek yoktur." ton uyumumuzda sıkıntı mı vardı yoksa.
bugün dünyada yoktum, zındanlarda dolaştım. karazından. karayazı. baba olacak adam. on puan on puan onpoan. tam bir ada. tam bir bozca adam. ompuan om puan. om mani padme hum. "her dakika yeniden doğuyoruz. hakikat diye bir şey varsa eğer, ona varılamaz. çünkü her dakika değişiyor, dağılıyor. buldum diye rahat etmek yoktur." ton uyumumuzda sıkıntı mı vardı yoksa.
9.10.2012
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)