ama arkadaşlar iyidir



20.01.2012

gerçek kişi

bugün yeni bir şey olmadı. bana bir şey olmadı, bana bir şey olmadı. saatlerimiz henüz erkeni gösterirken, göstermesine rağmen, uyumayın ulaağn. aranıyor muyum, bilmiyorum. izmirli kız diliyle; bilmiyom. cumartesi adlı bir şarap var, kendisi güzel olmasa da kavram bu güzel. cumartesi adlı bir yayınevi de vardı zamanında, bu da güzel, misal sami baydar'ın dünyadan çıkış yolları adlı kitabını basmıştır, ve o kitap, güzel olmasa da benim hayatımı altüst etmiştir. cumartesiler risklidir. cumartesiler yalnızdır. kim demişti, cumartesi gecesi yalnızlığı, diye, mi sanki öyle bir şeyler.

misal sen hiç o ikiyüzyedi no'lu odada altı kişi kalmadığın için bunu bilemeyebilirsin. o onsekiz no'lu odada sekiz kişi, o üç no'lu odada dört kişi kalmadığın için de bilemeyebilirsin. o t koğuşunda ellisekiz kişi kalmadığın için de bilemiyor olabilir misin. bilemiyorum.

bundan yıllar önce bir fayton alacağımı ve arkasına koreli yazdıracağımı, yazmak istediğim bir ton öykünün başlığının koreli olacak-tı-ğını söylemiş miydim. evet bunu yapmış, yazmıştım.

kimi insanlar sessiz sessiz ağlamayı becerebiliyor. şaşırıyorum.

bugün size daha önce bahsettiğim ve güme gitmesini istemediğim şeylerden bahsedeceğim. sonra güzel kızlar beni sevsin diyeceğim. bugün yeni bir şey olmadı, bana bir şey olmadı bana bir şey olmadı. olmaz böyle şey, yoksa rüya mı. bi kızım olsa adını müste ar koyar mıydım, sanmıyorum. seni seviyorum'un fotokopisini çekip çoğaltmış bir insan da olmadım hiç, kolay kolay söylemem, söylüyorsam bil ki vardır içimde kıpır şeyler. olmaz böyle şeyler, yoksa rüya mılar.

yazdıklarımı anlamayanlara iki bira eşliğinde her şeyi anlatabilirim. üçüncü biradan sonra olacaklardan mesul değilim, sevmem ayyuka çıkar.

hayatıma indi bindi yapanlardan para almaya kalksam yeni parayla milyoner olurdum. ne cümle kurdum di mi, daha da kurarım istersen.

sekiz kişi bir murat 124'e binmediğin için de bilmiyorsundur belki.

açık unuttu annem beni. öylece gitti.

devletin hastaneleri filan var. oraya gidiyorsun komalara girip: beni iyileştirin diyorsun, ya da birileri senin adına sana sormadan diyolar, senin adına seni iyileştirmelerini istiyolar. devletin üniversiteleri falan var. oraya gidiyorsun, cüzi bir haraç yatırıyorsun, sonra kantinde yıllarca sigara içiyorsun, sabahların beşlerinde sabah ezanını müteakip astığın afişlerin esamesi okunmuyor, sonra ve şimdi. devletin radyoları felan var, asli kanal hariç diğerlerini keyifle dinliyorsun. devletin mayoları filan var. devletin memeleri görünüyor. devlet çok seksi.

cumalar pek camayakın. atlamaktan atlamağa fark var.

merhaba ben şiirler bitince ortalığı toplayan adam.

bu akşam da iyi cümle yaptı hani. uyumayın ulaağn.

madonna olacakmış, onu seversem neden olmasın.

bir süredir kenara çektiğimi ve o çektiğim kenarda fazladır demlendiğimi inkâr edecek değilim.

en sevdiğim kitap gabriel garcia marquez ve william faulkner'in birlikte yazdığı yüzyıllık öfke'sidir.



bitti mi, bence bitmedi. günüm bitmedi. beni okumaya yeni başlayanlar için tekrar hatırlatayım ki, sivrisineklerin duvara bakıyor gibi durmalarında ve bunu siz dokunmazsanız yıllarca yapabilecekmiş gibi durmalarında muhakkak bir hikmet var.

şair bizi notere götür.

Hiç yorum yok: