ama arkadaşlar iyidir



6.02.2014

merhaba marianne,

ben üniversiteyi istanbul'da şey ettim. sonra iş icabı oradan ayrıldım. sonra kuzenim diyebileceğim bir akrabalıktaki bir çocuk bana sordu, -bana amca derdi benden altı yaş küçük olmasına rağmen, aile geleneğimiz bunu bu şekilde gerektirirdi- amca hangi üniversiteyi hangi şehri yazayım dedi, puanım bu dedi. puanı düşüktü. ancak özel üniversitelerin özel bölümlerine yetecek kadardı, çok ihtimal yoktu önümüzde. babası da bunu bildiğinden buna maddi olarak hazırlıklıydı. diğer taraftan oğlu bana benzesin istiyordu. bir izmir bir de istanbul vardı önümüzde. gözlerine baktım. gözleri benim gözlerime, çenesi benim çeneme benzerdi, onun babasını babamın kardeşi zannederlerdi, benziyorduk bu yüzden, ben de onu benim o kadar sene önceki halime benzettim. git madem istanbul'a dedim. şu üniversitenin şu bölümünü yaz amcam dedim. yazdı ve kazandı. şimdi orda. ilk gittiği sene çok bocaladı, özellikle ingilizce hazırlık ona çok zorluklar yaşattı ve ben kendimi çok sorumlu hissettim. neyse ki atlattı. şimdi iyi. şimdi ben onu takip ediyorum facebook'tan instagram'dan. ama o çocuk benim oraya gönderdiğim çocuk değil, aslında o çocuk benim oraya gönderdiğim çocuk ama o çocuk ben değil. ben onu oraya gönderirken aslında kendim tekrar giderim onunla beraber diye düşünmüştüm. değilmiş marianne. kimse kimseye benzemiyormuş. ben de kendimi kimseye benzetemedim. çok uğraştım olmadı.