ama arkadaşlar iyidir



10.05.2015

merhsbs. ya da merhaba. "lan vurdun oldurdun" der bir rebetin orta yerinde. baska bir rebette de "aman tombul omrune bereket" der ama digeri daha ziyade ilgilendiriyor. vurdun oldurdun. demin nerden geldiyse aklima fusun diye bi isim geldi. efsunla ayni aileden olsa gerek, tahmini zor degil. sonra didem madak'in fusun'lu bir siiri geldi aklima rahmetlik. senin hic ahretligin oldu mu. benim birkac kere oldu kendimi yedim. daha bu aksam konustum bi tanesiyle. fenerbahceli oldugu icin onu en yakin arkadasim secmekte hata mi ettim acaba diye dusundugum ve kendimden suphe ettigim olmustur arasira ama kendime kizdim bugunku telefon konusmamizdan sonra ondan en ufak suphe etdigim icun bile. adam cok guzel guluyor bi kere, guldugunde nerdeyse butun pozitif ilimler tum parametreleriyle sahaya iniyor, tum pozitif kan gruplari dunya capinda bir enjektore naklolunuyor. dunya capinda derken kelimenin harbi anlamiyla captan bahsediyorum. malum dunya yuvarlak ve bir miktar sumak iceriyor. cogunlukla da acili. ben sahsen dunya olsam korili mi olurdum acaba, naneli olacakdigim kesin. neyse bunun uzerine dusunmek icin fazla ortayasliyim. hic fusun diye tanidigim olmadi bu ara. ama bomonti oyle mi ya, bir donem epey beraber takildik. hatta skol da tanidigim en siradisi kisiliklerden biriydi. skol dedim de gecti barlarda omrum, ihtiyar oldum bugun.

kendimizden buyuk ama yoneticileri oldugumuz tecrubeli iscilere adiyla degil de ihtiyar diyerek seslenmemiz hep saygimizin icabi. yine de benden yirmi yas buyuk adamlara adiyla hitap etdigim oluyor elbet, iste butun bunlar hep dunyanin isleri rast gitsin diye. suzinak da gitsin. suzidilara olma mi, o da gitsin. hepiniz gidin mina kodumun makamlari, sanki ben dogarken yanimdaydiniz da, ben dogarken olmussem demek ki. ya da yagmurlu bir gunde dogmussam anamdan, gokler agliyormussa ben dogdum diye. annalar gununuz de bu arada. muslum gurses'in mezarinin ustune de amma yagmur yagti ha. gecen sene bu zamanlar sanirim eskisehir'de gece saat onbirde bana bira satacak tekel bayii ariyordum gizli izli. hayatimin en muhtesem zamanlari miydi yoksa onlar, bence opoyleydi. ki hayali cihan deger.

skol dedim de bugun eskisehir'e gelirken, yillar cok degistiginden yanlislikla yanlis bir yola saptim ve o yil beni eskiden burdayken kaldigim evin onunden gecirmesin mi. allahim gozlerim doldu. dortluleri yaktim durdum onunde apartmanin. aklima o muthis ozlu soz geldi, "bugun sinyal yakip gectigin bu kalbi, bir gun dortlu yakip bekleyeceksin" benim aklima ozlu ozsuz pek cok sozle doludur zahiren. biz hammaddelerin suyla kolay sekillendirilebilir olanlarina ozlu, olmayanlarina ozsuz diyoruz bu arada. daha kolay anlatmak gerekirse, ornegin kum ozsuz iken, killer ozludur. ben insanin alkolle sekillendirilebilenine ozlu, hicbir soke yaramayanina da ozsuz diyorum. siz hangisisiniz sormasi ayip. skol dedim de, eski evimin onunde dortluleri yakmis trafikten sovguler yerken, ciktim arabadan ve arkamda korna calan pezevenge cok agir kufurler etdim burda yer almasini istemedigim, "su an cok duygusal bir an yasaniyor burda herhalde" dedim. adam anladi beni. duygusal an demisken, herkesin zihninde yer etmis muhtelif duygusal anlar muhakkak vardir, var midir, var sut misiiir, benimkinde var en azindan, ustelik sut misirlarla ve sut bacaklarla ve sut memelerle beraber nedense. benimkilerden biri "her gonulde bir aslan yatar" filminde zeynel'in danyal'a "gule gule danyal" dedigi sahnedir mesela rahmetlik zeki alasya. icimde bir sey kirildi onu duyunca. babaannem oldugunde de ayni sey olmustu. sarhostum, yeni uyanmistim. aglayasim geldiydi. ben cok guzel "metiiiiiin" diye taklit edebilirim bu arada onu. daha ziyade metin akpinar taklitcisiyimdir ama zeki'yi sadece metiiiin deyisiyle ben.

skol demisken, bazen biraz fazla feminen bulmuyor degilim kendimi ama gerek yok bu yirtici dunyada buna. ipne misin derler adama. arabaya dortlulere yaktirmis, arkadakilerin alayina gum gum giderken, omerov'un dukkanini aradi gozlerim hemen apartmanin yaninda. omerov'un dukkani tam bir skol deposuydu benimcun. yikmislar omerov'un dukkanini. merve'yi de yikmislardir o zaman dedim. merve'yi kimler yikmadi ki. bu sirada aklima o sarki geldi emel sayin'in odevlerinden, "sen de git sevme unut, kimler unutmadi ki." o sirada dunyanin en iyisi radyo 3 seyi mirildandi, mavri xioni, ben sarkilara inandigimi soylemis miydim size. hani dunyada tansik falan gibi sktirboktan kelimeler ve melih gokcek ve emin colasan gibi adamlar olmasina ragmen beni dunyada tutan nadir seyler iste sarkilar naparsin. hatta o radyo 3 bana yine bir gun is cikisi yine tam apartmanin onunde yine arabanin radyosunda hisarli ahmet'in agzindan "ben kendimi gulun dibinde buldum"u ogretmisti. simdi de yaptigi ise bakin'di. bu defa da dunyanin en acimasiz turkulerinden mavro xioni'yi caliyordu, hem de tam gozlerimin dolulugu capaklarimi calkalarken. ya da diger bir deyisle ederlesi avela, tam da gecen gun balkondaki nanenin dibine koydugumde ben o nesneyi. olur bazen oyle, dedi ici gecmis bar filozofu.

skol demistik ya demin, bizim apartman yerinde duruyordu durmasina da, bitisik nizam olan yanindaki apartmani muteaaaaahhhite vermislerdi anlasilan. benim o seks kolesi guvercin komsularama uzuldum en cok. cunku iki apartmanin ortasindaki bosluk tam da onlarin mekaniydi, ilk defa gordum o boslugu cevresiz. sahi, cercevesiz fotograflarla cerceveli olanlari ne kadar fark ettiriyor. sonra kendime bi iltifat etdim, tefal gibisin dedim.

sen her seyi dusunursun.