ama arkadaşlar iyidir



26.05.2011

tenzil-i rütbe

tatar çölü'ndeki herif gibi oturuyorsun. bu her yerde böyle. seni yüzlerce kişiyle sıraya diziyorlar. hep bir ağızdan bağırtıyorlar, ezberletiyorlar. sonra koluna rütbe takıp yükseltip emrettiriyorlar, küfrettiriyorlar. bu böyle mesela. "tenzilel aziz-ir-rahim" (yasin suresi, 4. ayet.) önce tabldotunu kendin sıraya geçerek alıp mideni doyurup sıraya geçerek bırakırken, sonra masan değişiyor, yemekler sana gelmeye başlıyor. önceki halde yoğurt fiks iken şimdiki yerinde yoğurt ve salata fiks oluyor, menü masaya göre güncelleniyor. yukardan, klimalı eğreti odadan bakmaya başlıyorsun. azarlıyor azarlıyorsun. bu iki mesela. tatar çölü'ndeki herif gibi bekliyorsun. bu kitabı birine hediye etmiş bulunuyorsun, okumuyor. ben size bir şey diyim mi ben, o kitap hakkaten okunmaz. okuyabilene, yılmadan yıkılmadan okuyabilene, bitirebilene aşk olsun. hayat da mı öyle yoksa, bir süre okuyor okuyor merakla heyecanla okuyorsun, sonra bi bakıyorsun hep benzeri bir döngü, sonra sıkılmaya başlıyor ve 'sanırım gerisi de aynı' deyip kitabı kapıyor ve hayatına! dönüyorsun.

senin o baban var ya hani her sabah üniformasıyla evden çıkarken seni öpen, düğünlerde çaktırmadan gerdan kıran, oğlu sünnet olurken içi sızlayan, sen banyodan çıkınca saçlarını kurutan, işte o baba üniformasını takıp işine! gidince, onlarca kişiye küfretmeye kitmiş oluyor. küfredip sövüp sayıp saydırıp, sağ baştan saydırıp, akşam eve senle aynı masada karnını doyurmaya geliyor, elinde bir adet cocostar, sana almış.

yani demem o ki bırak bu işleri (sahi bu cümlede ne ço kanlam var)

güneşin altında oturduk ve denizi seyrettik.

güneşin muadili bir gece nimeti olmalı, ay güneşin yerini tam olarak tutamıyor. yıldızlar desen aynı. neyi koyacağız gündüzdeki gündüz eki güneşin, gecedeki adına/yerine.

güneş battıktan sonra oturduk ve denizi seyrettik.

sonra sonra oturduk ve denizi seyrettik.

"I knew these people, these two people. They were in love with each other. The girl was very young, about 17 or 18 I guess and the guy was quite a bit older. He was kind of raggedy and wild. And she was very beautiful , you know. And together they turned everything into a kind of an adventure. And she liked that. Just an ordinary trip down the grocery store was full of adventure . They were always laughing at stupid things. He liked to make her laugh and they didn’t much care for anything else because all they wanted to do was be with each other. They were always together and he, he loved her more than he ever felt possible. He couldn’t stand being away from her (ah) during the day when he went to work. So he’d quit just to be home with her. Then he got another job when the money ran out. And then he quit again. But pretty soon she started to worry."

elleriniz bazen unuttuğunuz bir şeyi sırf parmaklarınızın birbirini takip alışkanlıklarından faydalanarak hatırlayabilir. bu doğal.

Hiç yorum yok: