ama arkadaşlar iyidir



30.08.2010

bu blog üzerinde söylenmemiş yeni bir şey yokt. kitaP okuyorum. sahilde kafka, hediye. yoksa doğan kitap'tan çıkmış kitap mı alırım ben. yargılıyım. telefonla konuşmayı hiçbir şartla sevmiyorum, mesaj yazmayı çok anlamsız buluyorum. gözlerim görmüyor'sa aklım şaşıyor, mihriban. mihrimah sultan'a selamlar. yarın da hediye bir kitap alacağım ama hiç hevesli değilim buna çünkü nasıl bir şey olacağını az çok kestirebiliyorum, hediye almama lüksümüz var mı. doğadan'ın earl grey çayı içki içmediğimiz akşamlarda çok acı, hiç beğenmedim. nerde ışıl'ın full bitkili çayları. kahvenin de günde üç fincandan fazlası zararlı olsa gerek. fabrikada stajerleri üstüme saldılar sigarayı azaltmam husunda, ben de onlara 'o zaman bana sangria bulun getirin' dedimse de anlatamadım derdimi. "o zaman bize iki soslu patlıcan kızartma getir," quote budur hacı. şimdi bunu açıklamadan önce kitabıma geri dönmeliyim, tam rükua gidiyordum.

Hiç yorum yok: