ama arkadaşlar iyidir



21.10.2011

bazı güneşler gözleri yaşartıyor öğle araları, rüzgârın da bundaki katkısı ihmâl edilemez elbette. hatırlıyorum, devlet memuru olan annemle babam öğle araları eve yemeğe geliyorlar, annem sabah erkenden kalkarak hazırladığı yemeği ısıtmak üzere ocağa koyduğu sırada babam -devletin pantolonu kırışmasın için- pijamasının altını giyip radyoyu ayarlıyor. bu her öğle arası böyle, kardeşimle biz de kural koyucularımızın bir saatliğine dahi olsa eve gelmiş olmalarının verdiği rahatsızlıkla birlikte aç olmadığımız halde sofraya oturtulma zorunluluğuna boyun eğiyoruz. yemek hazır oluyor, epi topu bir saatlik araları var, hızlı hızlı yendikten sonra, babam köşeye çekilip kahvesini bekliyor. annem bir taraftan kahveyi ocağa koyup bulaşıkları yıkamaya başlıyor. mutfakta annemin pratikliğini aldığımı düşünüyorum, lezzetini alamamış olsam da. radyo dinleyerek kahvesini bekleyen katıksız babamdan da bir beklenti tipi aldığım muhakkak, malum hazıra dağlar dayanmaz. bu böyle sürüyor ben onbir yaşıma gelene kadar. sonra soluğu bir başka kentte alıyorum, ciğerlerim ondan sonra dağlanıyor.

fizy, iyi bir imkân. bu aralar sevdiğim bir şarkıyı aratıp çeşitli coverlarını dinliyorum. kimileri bilir, iyi bir cover kadar önemli az şey vardır şarkılar aleminde. love will tear us apart'a taktım mesela bu akşam. eskişehir'de apartlar meşhurdur, öğrenci şehri diye anıldığından fırsatçı bir takım müteşebbisler apartmanlarını apart dairelere bölmüşler ve öğrencilere pazarlamışlardır bol bol. bir apart işletmesi açsaydım adını love will tear us apart koyardım pekala.

Hiç yorum yok: