ama arkadaşlar iyidir



29.11.2011

kapı açık

bazı akşamlar dinlemekte direnç göstereceğim şarkıları atlamaktan sakınmam, bu da hile. bağlaçları koyduğum yerlerden ben sorumluyum. dilimin sakıncası yok. hadi bi cümle dur. oysa ben hiç böyle bir edebiyat yapmak istemezdim. anlaşılsan bi dert anlaşılmasan başka bi. başka bi şi. özel hayatım hakkındaki ipuçlarını ve saat başlarını burdan alabilirsiniz alabilirseniz. an olur şarkı gönderesim tutar. ıslak kalmış iyi kurumamış giyeceklerden nefret ediyorum. aşık kalmış iyi kurumamış sevdiceklerden nefret ediyo.ru. how beautiful you are. ve kadınlarda uzun saç makbuldur.

çok güzelsin, çok güzelsin, ama çok güzelsin. buna inanmayacak kadın var mı.

bi daha sahneye gelsem man of constant sorrow adlı bi şarkıya konuk olurdum. osman buna konuk olurdu, enis gelirdi, akif'le tanışırdık, üç beş sekizlerine yancı olurduk özgür'le beraber.

geçenlerde bir akşam yine babamla içiyoruz. babam benden bahçada yeşil çınar adlı türküyü söylememi istemedi elbette, babamın yanında hele de rakı sofrasında şarkı türkü söyleme huyum yoktur. ama ben bu türküyü içimden söyledikçe söyledim. sonra hangisine geçtiğimi şu an unutmuş bulunmaktayım ama zaten mesele bu değil. mesele şu ki, geçenlerde babamla bir akşam, babam bana öldüğünde kendisi için yapmamı istediklerini anlattı, misal dedi ki köye bir tane çeşme yaptıracaksın, bir çeşme daha istekte bulundu ama lokasyonunu şimdi hatırlamıyorum. biz babamla öyle arada bir akşam içtiğimiz zaman buna benzer şeyleri rahatlıkla konuşuyoruz, tam bir baba oğul gibiyiz.

geçenlerde hayali bi arkadaşla sohbet ediyoruz, söz müzikten açıldı, moby'den dream about me şarkısını istemedi elbette: dedi ki: "ben mesela kulaklıkla müzik dinlemem hiç, hep dışarı duyururum dinlediğim müziği. bu, sevdiğim şeyi başkalarıyla paylaşma isteğimden geliyor bence." sonra düşündü ve kurduğu bağlantının ne kadar saçma olduğunu ben söylemeden anlayarak işgüzârlığından [oportunizm] utandı. zeki bir adamdı.

işyerlerinde huzur ve sûkuneti sağlamakla yükümlü herhangi bir sivil organ yok maalesef, sendikalar zaten hep karşıdevrimci [attila ilhan ruhu devrede]. bu sebeple sene sonları yaklaştıkça stresler artıyor, bütçeler tutmuyor, zam ve terfi beklentileri artıyor, vs., vs. alayının mına koyim.

bulut kelimesini, hava ve bulutlu kelimelerinin de dahil olduğu bir cümleiçi haricinde kullanmayalı kimbilir ne kadar da oldu. bu, bir bakıma yaşamadığımızın göstergesi olsa hiçbir kimseyi yanıltmazdı bence sonucu.

ve ben, pencereyi açınca sigara dumanının dışarı çıktığına inanmayan ben; ve ben, kapalı çam fıstıklarının mutlaka bir gün diş değmeden açılabileceğine inanan ben; ve ben, orhan çağman gibi, şener şen gibi, ihsan yüce gibi, ali şen gibi hatırlanmayacaksam ve bunun çoktan [bkz. yaş 30] farkındaysam niye ölmeyeyim ben; ve ben, kürdanlara inanan ben; ve kadınlarda uzun saç maktuldur.

Hiç yorum yok: