ama arkadaşlar iyidir



6.05.2010

Babet Ağacı

Kız- 20’li yaşlarda. Elbise giymiştir, saçında papatyalardan taç vardır.

Erkek- 27-30 yaşlarında. Kafasında sihirbaz şapkası vardır.

(Sahnenin ortasında bir babet ağacı bulunmaktadır. Ağacın üstünde içi boş lamba şeklinde susuşlar vardır. Sahne aydınlandığında Kız ve Erkek’i görürüz. Ağacın altında oturmaktadırlar. İkisinin de elinde elmadan yapılmış birer babet vardır.)

Erkek: Askerdeyken en çok neyi özlediklerimden biri nedir biliyor musun?
Kız: Bilmem.
Erkek: Çekirdek. Hani şu Tadım’ın 1 tl’lik paketleri gözümde çitlendi durdu, çitiledim ve astım buna benzer özlediğim her şeyi.
Kız: Beni özlemedin mi?
Erkek: Hımm, sen, hani şu misketlerdeki göz müsün?
Kız: Gerçek ismin nedir?
Erkek: Ahmet, Kul Ahmet, mahallî şairim ben. Geçen gün neyi farkettim biliyor musun, sivilcelerim simetrik çıkıyor, biri sağ yanağımdaysa diğeri solda. Kendini küçük çocuklara öptürür gibi, hadi şimdi de bu yanaktan.
Kız: Aptal. Deden şarapçı mıydı senin?
Erkek: Gerçekten inanıyor musun birinci lige çıkacağına?
Kız: Sen anca orkid reklamlarında oynarsın bu reklamlarınla.
Erkek: Orkide reklamında oynayacağım ben.
Kız: Gözlerin ne güzelmiş.
Erkek: -miş derken?
Kız: Mischa Barton’dan daha güzel ağlarım ben.
Erkek: Babetine bahse girerim bunu yapamazsın.
Kız: Çok sıkılıyorum.
Erkek: Son günlerde duyduğum en güzel cümle neydi biliyor musun, “otuzuna yaklaşmış genç bir adamın gerçekten canı sıkılıyor olabilir.”
Kız: Kızın napıyor?
Erkek: Kızı camiye bıraktım, oğlanı da kreşe vereceğim seneye.
Kız: Ahmet Haşim misin mübarek!
Erkek: Mübarek zatlardan kim kaldı? Eski sembolistlerdenim. Haşinim. Barda doğdum.
Kız: Bardak kadar boyunla bunca safsata, aferin çocuum sana.
Erkek: Yeni bir eve taşımak istiyorum kendimi. ‘93’de yazdığım gibi tekrar dünyanın en güzel şiirlerini yazmak istiyorum.
Kız: Ben ip atlıyordum o zaman.
Erkek: Mayıs çocukları büyüyecek artık. Bak sana babet aldım.
Kız: Üstümüzdeki ağaçtan mı çaldın?
Erkek: Hah, onu ben diktim zaten.
Kız: Kaç pille çalışıyorsun sen?
Erkek: İki satır yeter de artar bile.
Kız: Kışlıkların arasına kaldıracağım korkarım seni.
Erkek: Mevsimliğim yavrum ben.
Kız: İftara çok var. Puff.
Erkek: Dedim sana biraz daha iç beni diye.
Kız: Taklit de yapayım mı sana?
Erkek: Hadi şunu iç de kalkalım. Eve gidelim.
Kız: Burası neresi ki şimdi?
Erkek: Burası TRT Ankara Radyosu. Başka büyük yok. Kapanış

Hiç yorum yok: